Genital bakımın en önemli kısmı kanama ve bunun sonuçlarına yönelik olmalıdır. Damar dışındaki kan mikropların üremeleri için uygun bir ortam oluşturur. Ayrıca parçalanan kan hücreleri ve özellikle adet kanıyla karışık olarak atılan ölmüş rahim içi hücreleri kötü bir koku oluştururlar.Bu yüzden adet süresince temizlik ve alınan önlemlerle kanın kokusu ve enfeksiyonlara zemin oluşturması önlenmelidir.
Bunun için değişik evde yapılmış veya hazır hijyenik pedler,tamponlar kullanılabilir. Pedlerin içinde kanı emen bir doku bulunur.Bunun etrafında ise bez veya dayanıklı kağıt ve giysiye tutturulmak için özel ekler vardır. Pedler kanın vajina ve çevresindeki cildi tahriş etmesini ve giysileri kirletmesini önlemek için kullanılır. Vajinal tamponlar , silindir teklinde, vajina şekline uygun ucunda çıkartılmasını kolaylaştırmak üzere ipi olan, emici madde içeren nesnelerdir.
Bakire olan bayanlarda da kullanılabileceği belirtilmekte ise de gerek ülkemizin sosyo-kültürel yapısı gereği kızlık zarına (hymen) verilen önem,gerekse kızlık zarının değişik şekillerde olabilmesi açısından dikkatli olunmalıdır. Tamponun yerleştirilmesi sırasında kızlık zarında yırtık olması mümkündür. Tampon veya pedlerin kullanımı sırasında başlıca dikkat edilmesi gereken konu temiz olmaları ve 6-8 saatte bir değiştirilmeleridir.
Aynı ped veya tamponun uzun süreli (özellikle vaginal tampon) kullanılması vajina içinde bazı bakteriler (mikroplar) üreyerek bunların oluşturduğu toksinlerle (zehir) ciddi,hatta bazan ölümcül hastalıklar (toksik tok sendromu) bile görülebilmektedir. En azından bazı kronik iltihabi hastalıklar ve cildin tahriş olmasını önlemek için uygun aralıklarla, üretici firmanın önerilerine göre ped ve tamponlar değiştirilmelidir.Ped veya tamponların kirlenmiş olanları genellikle satılan paket içerisinde bulunan kirli ped poşetlerine konularak çöpe atılmalıdır.
Çünkü kan yoluyla geçen bazı hastalıkların bulaşmasına neden olabilirler. Aynı tamponun uzun süre kullanılması koku ve kirliliği de önlemekte yetersiz kalır. Ancak yukarıda bahsedilen gerekçeler nedeni ile çok az adet kanaması olsa bile kadınlar pedleri kirlenmemiş olsa da uygun aralıklarla değiştirmelidirler.
Adet döneminde cinsel ilişki kanın varlığına bağlı olarak itici olabilir. Tıbbi olarak dışarıdan içeriye dogru bir akım nedeniyle bazı mikroplarin içeri girmesi sonucu iltihabi hastalıklara da neden olabilmesi açısından az da olsa risk oluşturabilir.Ancak eşlerin her ikisi de herhangi bir enfeksiyon hastalığı taşımıyorlarsa bu olasılık çok düşüktür.
Her şeye rağmen bu tür riskler bilinerek adet sırasında cinsel ilişki olması ( bazi kadınlarda adet öncesi ve sonrasında cinsel istekte artış olabilmektedir)bir felaket değildir.Hatta adet sırasında cinsel ilişkiden uzak durulması tıbbi olmaktan çok sosyal nedenler,tabular ve psikolojik duruma bağlıdır.Özellikle kadının adet kanaması sırasında ilişki olursa ciddi bir hastalık ortaya çıkması söz konusu değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder